Görüntü Kirliliği Yasal Mevzuatı
İnsanın görme alanına girdiğinde insan tabiatına hoş gelen, onu rahatsız etmeyen görüntülere güzel; insanı rahatsız eden, bir şekilde olumsuz etkileyen görüntülere de çirkin denilebilir. Bu tanıma uygun olarak insanların doğal çevrede yapmış olduğu olumsuz değişikliklerle sağlıklı insanların görüntü alanlarının kişileri rahatsız edici hale getirilmesine “görüntü kirliliği” denilmektedir. Günümüzde sanayileşmenin, nüfusun ve çarpık kentleşmenin hızla artması insanları etkileyen görüntü kirliliklerinin ortaya çıkmasına neden olmaktadır. Sanayileşme beraberinde görüntü kirliliği ve çevre kirliliğini getirmektedir. Gelişi güzel kurulmuş ve çevresel olarak hiç bir önlem almamış sanayiler aynı zamanda çevrede yaşayan ve o çevrede zorunlu olarak bulunmak zorunda kalan insanların yaşamlarında kötü görüntülerin oluşmasına neden olmaktadır. Nüfusun hızla artması ile birlikte plansız kentleşme sıklığı da artmaktadır.
Düzensiz imar alanları, göze ve görüntüye hitab etmeyen binalar, çevre düzenlenmesi yeterli olmayan kentler olumsuz görüntülerin oluşmasına neden olmaktadır. Hızlı kentleşme sürecinin yarattığı sorunların çözümlenemediği, kır ve kent ilişkilerinin nesnel boyutlarının belirlenmesinde ilkelerin konulamadığı ülkemizde, kent yerleşmelerinin kontrolsüz bir gelişim ve değişime terk edildiği malumdur. Bu bağlamda kentlerimiz nüfus yığılmalarının oluştuğu birimler konumundadır.
1950’ den sonra hızlanmaya başlayan kentleşme olgusu, büyük kentlerde yığılmalara neden olmuş, dengeli bir kentsel dağılım oluşamamıştır. Bu durum, önemli sosyal ve ekonomik yapı değişikliği sorunlarına ve hızla artan kentsel yatırım ihtiyaçlarına yol açmıştır. Kentleşmede yeşil alanların insan sağlığı açısından büyük önem taşıyan ekolojik alanlardır. Öncelikle bu alanların işlevlerini yerine getirebilmeleri ve kendi yaşamlarını sürdürmeleri için gerekli olan temiz havanın sağlanması gerekmektedir. Bu bakımdan makro ya da mikro düzeyde gerçekleştirilecek kent içi ve çevresi planlama ve uygulama çalışmalarında, söz konusu hususların önemle göz önüne alınması gerekmektedir.
Kentlerde yeşil alan oluşturulmasında başarıya ulaşmak için temel koşul bitki ve ortam koşulları arasındaki ekolojik ilişkileri ortaya koyacak bir değerlendirmenin yapılabilmesidir. Bu yönde yapılacak sağlıklı bir ekolojik değerlendirme, mevcut ortam koşullarına, uyum sağlayabilecek bitki türlerinin doğru olarak seçimini sağlar. Bunu gerçekleştirmek ise bitki türlerini yetiştirme ortamı isteklerinin bilinmesi ile sağlanır. Bu bakımdan mevcut kentlerde yapılacak yeni düzenlemelerde ve yeni kurulacak kentlerde sağlıklı bir yaşam ortamının oluşturulması, kent plancılarının, mimarların ve peyzaj mimarlarının yanında ekolog ve meteorologların da katkılarına yer veren kombine bir planın yapılıp uygulanması ile mümkündür.
Diğer yandan özellikle büyük kentlerde gelişi güzel tasarlanmış ve düzensiz olarak binaların dış yüzeylerine, iş yeri önlerine, cadde ve sokaklara asılmış ilan ve reklam tabelaları da görüntü kirliliği oluşturmaktadır. Bu tabelaların belirli düzen çercevesinde ve metrekareye uygun düşecek şekilde yerleştirilmesinin düzenlenmesi gerekmektedir. Bu konuda yetkili olan kurum ve kuruluşlar denetimlerini sıklaştırarak bu durumun daha uygun hale getirilmesi gerekmektedir. Bu tür çirkin görüntülü alanlarda yaşamak zorunda bırakılan insanlar, sıklıkla aşağıdaki görüntü kirliliklerine maruz kalırlar.
Geniş çevrede istenmeyen görüntüler; yanmış orman alanları, yeşilliğe sahip olmayan boş alanlar, erozyona uğramış sahalar, kirletilmiş kıyı ve sular, düzensiz yapılaşmanın gerçekleştiği yerleşim alanları.
Kentlerdeki görüntü kirliliği; hava kirliliği, yeşil alan yokluğu, monoton ve içice yapılaşma, plansız ve düzensiz yapılaşma, otomobillerin düzensiz ve kurallara aykırı park ettiği yol kenarları ve şehir alanları, görüş alanı darlığı,
dış cephe görüntüsündeki karmaşa, enkazlar, düzensiz trafik, plansız köprü ve altgeçitler, gelişi güzel atılan atıklar,
levha ve tabelalardaki oransızlık, renk ve biçim uyumsuzlukları, ışık kirliliği.
İç mekanlarda görüntü kirliliği; Darlık-basıklık, yetersiz aydınlatma, yapıların aşırı köşeliliği, yapılarda fazla sayıda gereksiz kolonların bulunması, renk uyumsuzlukları, ihtiyaca uymayan düzenlemeler, kullanıcının kültür, ekonomi ve zevkiyle bağdaşmayan eşya düzeni, TV yayınlarına ait görüntü kirlilikleri, sigara içimine bağlı görüntü, topluma açık yerlerde kirli ve aşırı yıpranmış malzemelerin kullanılması.
İnsan ve insanla ilgili olumsuz görüntüler; Kirli ve bakımsız bir bedene ait görüntüler (yüz, saç, diş, tırnak), kirli ve bakımsız giyim eşyaları, kendine yabancılaşma tezahürü giyim ve tutumlar, kötü davranış ve uygunsuz hareketler, yoksulluğun istismarı (dilencilik), cinselliğin istismarı.
Görüntü Kirliliğinin İnsan Üzerindeki Olumsuz Etkileri
Görüntü olarak çirkin ortamlar insanda hoşnutsuzluk, bezginlik meydana getirir. Gün boyu bu tür ortamlara ve görüntülere maruz kalan insanlarda psikolojik olumsuzluklar görülmektedir. Bu insanların çalışmaları ve yaşamlarına konsantrasyonunu zorlaşmaktadır. Özellikle çarpık kentlerde ve birbirine çok yakın olarak imar edilen binalarda yaşayan insanların gün boyu uzak alanları görmemeleri çeşitli sağlık bozuklukların ortaya çıkmasına neden olmaktadır. Nitekim, psikiyatri kliniklerinde tabiatla uyumlu, göze hitap eder tarzda düzenlemeler yapılarak, ortam tedavisinde kullanılmaktadır. Görüntü kirliliğinin çeşidi ve kişisel farklılıklara göre daha başka etkiler de ortaya çıkar.
– Düzensizlik sonucu dikkat dağılması, gözlerde yorgunluk, isteksizlik, verimsizlik.
– Biteviyelik sebebiyle uyarılmada azalma, duygusal dönüşüm ve düşünce çeşitliliğinde azalma,
– Karmaşa sebebiyle adaptasyon güçlüğü, sinirlilik, öfke, davranış bozukluğu,
– Sürekli nahoş manzaralarla karşı karşıya kalma sonucu kötümserlik, yaşama sevincinde azalma ve psikosomatik hastalıklarda artış,
– İstenmeyen görüntüler sonucu ruhi travma, bulantı, baş dönmesi görülebilir.
Görüntü Kirliliği Hakkında Genelge
T.C.
İÇİŞLERİ BAKANLIĞI
Mahalli İdareler Genel Müdürlüğü
Sayı : 71188846-250-1761 22/01/2015
Konu : Görüntü kirliliği
İlgi : a) Çevre ve Şehircilik Bakanlığının 19/12/2014 tarih ve 2014/26 nolu Genelgesi
b) Çevre ve Şehircilik Bakanlığının 23/12/2014 tarih ve 16365 sayılı yazısı.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığından alınan ilgi (b) yazıda; mevcut ve yeni yapılaşmalarda, yol güzergahlarında ve kaldırımlarda görüntü kirliliğinin önüne geçilebilmesi ve kentlerimize görsel kimlik kazandırılması amacıyla tedbirlerin alınması, alınan tedbirler kapsamında gerekli düzenlemelerin yapılması, düzenlemeler kapsamındaki yapılaşmaların denetlenmesi ve yapılara düzenlenen belgelerin bu kapsamda alınan kararlar doğrultusunda gerçekleştirilmesi ile ilgili ilgi (a) Genelge yayımlandığı belirtilerek, Genelgede belirtilen hususlar çerçevesinde mahalli idarelerce gerekli tedbirlerin alınması istenilmektedir.
Konunun iliniz dâhilindeki mahalli idarelere duyurulması hususunda;
Bilgi ve gereğini arz ve rica ederim.
Enver SALİHOĞLU
Bakan a.
Vali
Müsteşar Yardımcısı
EK :
İlgi (a) yazı
İlgi (b) Genelge
DAĞITIM :
Gereği: 81 İl Valiliğine Bilgi:ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞINA(Mesleki Hizmetler Genel Müdürlüğü)
Mesleki Hizmetler Genel Müdürlüğü
T.C.
ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI
Sayı : 17576483/06.02/16212 19 Aralık 2014
Konu : Görüntü Kirliliği hk.
GENELGE
26/2014
5393 sayılı Belediye Kanunu‘nun 15 inci maddesinin birinci fıkrasının (n) bendinde, ‘Reklam panoları ve tanıtıcı tabelalar konusunda standartlar getirmek` 5393 sayılı belediye Kanunun 51 nci maddesinde; ‘Belediye zabıtası, beldede esenlik huzur, sağlık ve düzenin sağlanmasıyla görevli olup bu amaçla, belediye meclisi tarafından alman ve belediye zabıtası tarafından yerine getirilmesi gereken emir ve yasaklarla bunlara uymayanlar hakkında mevzuatta öngörülen ceza ve diğer yaptırımları uygular.”,
5216 sayılı Büyükşehir Belediye Kanunu‘nun 7 ncı maddesinin birinci fıkrasının (g) bendinde; “(Değişik: 12/11/2012-6360/7 md.) Büyükşehir belediyesinin yetki alanındaki mahalleleri ilçe merkezine bağlayan yollar, meydan, bulvar, cadde ve ana yolları yapmak, yaptırmak, bakım ve onarımı ile bil yolların temizliği ve karla mücadele çalışmalarını yürütmek: kentsel tasarım projelerine uygun olarak bu yerlere cephesi bulunan yapılara ilişkin yükümlülükler koymak: ilân ve reklam asılacak yerleri ve bunların şekil ve ebadını belirlemek: meydan, bulvar, cadde, yol ve sokak ad ve numaraları ile bunlar üzerindeki binalara numara verilmesi işlerini gerçekleştirmek.” hükümleri yer almaktadır.
Yukarıda yer alan mevzuat hükümleri doğrultusunda, mevcut ve yeni yapılaşmalarda, yol güzergahlarında ve kaldırımlarda görüntü kirliliğinin önüne geçilebilmesi ve kentlerimize görsel kimlik kazandırılması amacıyla;
1) Mevcut ve yeni yapılaşmalarda;
- a) Cephelerde konumlanacak panjur, kepenk, klima, aydınlatma ekipmanları, reklam panosu ve tanıtıcı tabelaların büyüklükleri, konum, renk, şekil, boyutları ve yazı biçimlerinin belirlenmesi.
- b) Uydu antenlerinin binaların arka cephe çatılarına monte edilmesi; balkon, ön. yan ve arka duvarlara anten monte edilmemesi,
- c) Binalara aynı amaca yönelik çok fazla sayıda anten kurdurulmaması, anten sayısını asgari seviyede sağlamak için merkezi ortak anten sistemlerinin kullanılması.
- d) Çatılarda estetik olarak yapı bütünlüğünü olumsuz etkileyen, uydu antenleri, reklam tabela ve panoları, klima, aydınlatma ekipmanları ile çatı rengi ve kullanılacak kaplama malzemeleri ile ilgili kıstaslar getirilmesi.
- e) Görüntü kirliliği oluşturan duvar ve yapılardaki eksik boyaların tamamlatılması,
2) Yol güzergahlarında;
- a) Yol boyu otopark düzenlemelerinde görüntü kirliliğini engelleyecek ve otopark
kullanımına katkı sağlayacak şekilde cep ve peyzaj düzenlemelerinin yapılması.
- b) Aydınlatma, yönlendirme, ağaçlandırma çalışmalarında engelsiz ve engelli erişimini olumsuz etkileyen uygulamaların yeniden düzenlenmesi, bu konuda uygulamaya esas ilke kararları alınması ve tip uygulamalar geliştirilmesi,
- c) Yangın riski oluşturacak şekilde, elektrik direklerine reklam, afiş v.b. materyallerin asılmasının önlenmesi,
sürüş güvenliğini tehlikeye düşürmeyecek şekilde dL_
- d) Şehiriçi ana arterler ile şehrin giriş-çıkış yol kenarlarında ışıklı reklam ve tanıtım tabelaları, totemler ve benzeri uygulamaların görsel ulaşımı engellemeyecek ve sürüş güvenliğini tehlikeye düşürmeyecek şekilde düzenlenmesi,
- e) Şehir içi ulaşım yönlendirme levhalarının etkin yönlendirme sağlayacak, trafiği ve görsel erişimi sağlayacak şekilde standartlara uygun olarak tasarlanması,
3) Kaldırımlarda;
- a) Aydınlatma, yönlendirme, ağaçlandırma çalışmalarında, engelsiz ve engelli erişimini olumsuz etkileyen uygulamaların yeniden düzenlenmesi, bu konuda tip uygulamalar geliştirilmesi.
- b) Kaldırım ve yol boyu uygulamalarında, fiziksel erişimle birlikte görsel erişimi engelleyici uygulamaların da yapılmaması.
- c) Peyzaj düzenlemelerinin, öncelikle yayaların, engellilerin ulaşımı ve araçların sürüş güvenliğini tehlikeye atmayacak ve görüntü kirliliğini önleyecek şekilde gerçekleştirilmesi.
- d) Görsel ulaşımı engellemeyecek reklam panoları, yönlendirme levhaları, bina giriş
saçakları, tanıtıcı tabelalar ve bunların sabitleneceği aparatların büyüklükleri, konum, renk, şekil, boyutları ve yazı biçimleri kriterlerinin belirlenmesi,
için gereken çalışmaların ivedilikle yürütülmesi, iş ve işlemlerin belirtilen hususları gözeterek gerçekleştirilmesi önem arz etmektedir.
Ayrıca, metro, tramvay gibi toplu taşıma araç durakları ve buralara giriş noktalan ile otobüs, dolmuş durak yerlerinin yolcu ve ulaşım güvenliğini tehlikeye atmayacak şekilde gerekli peyzaj elemanları kullanarak görsel algısının iyileştirilmesi, bu gibi yerlerde kullanılan malzeme ve tasarım ile bu iyileşmenin desteklenmesi zorunluluk arz etmektedir.
Ülkemizi uluslararası düzeyde temsile imkan sağlayan, insan odaklı yaşanabilir şehirlerin oluşturulabilmesi için idarelerce yukarıda sayılan tedbirlerin alınması, bu tedbirler kapsamında gerekli düzenlemelerin yapılması, düzenlemeler kapsamındaki yapılaşmaların denetlenmesi gerekmektedir.
644 sayılı Çevre ve Şehircilik Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin “Görevler” başlıklı 2 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinde yer alan “Yerleşmeye, çevreye ve yapılaşmaya dair, imar, çevre, yapı ve yapım mevzuatını hazırlamak, uygulamaları izlemek ve denetlemek….” hükmü ve 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (o) bendinde yer alan “Yerleşik alanlarda bina ve sair yapılarda görüntü kirliliğine yol açan uygulamaları önleyici tedbirler almak” hükümleri ile Bakanlığımıza görüntü kirliliğini önleyici tedbirler almak ve bu uygulamaları izleme ve denetleme görevi verilmiş olup, bu konuda Bakanlığımızca gerekli koordinasyon ve işbirliğinin yürütülebileceği bilinmelidir.
Bu kapsamda, büyükşehir. il ve ilçe belediyelerince, şehirlerimizde görüntü kirliliğinin önüne geçilebilmesi için gerekli kararların alınması ve yapı ruhsatı, yapı kullanma izni ve açma ve çalışma izni uygulamaların bu kararlar doğrultusunda gerçekleştirilmesi hususunda gereğini önemle rica ederim.
İdris GÜLLÜCE
Bakan