Genel
İklim Değişikliği ve Karadeniz Bölgesindeki Kahverengi Kokarca (Halyomorpha halys) İstilası İlişkisi: Bir İnceleme

İklim değişikliği, dünya genelinde doğal ekosistemleri derinden etkileyen bir süreçtir. Artan sıcaklıklar, değişen yağış rejimleri ve aşırı hava olayları, biyolojik çeşitlilik üzerinde ciddi sonuçlar doğurmakta ve özellikle istilacı türlerin yayılmasını kolaylaştırmaktadır. Karadeniz Bölgesi, Türkiye’nin iklimsel olarak hassas bölgelerinden biridir ve son yıllarda kahverengi kokarca (Halyomorpha halys) istilasıyla karşı karşıyadır. Bu makalede, iklim değişikliğinin Karadeniz Bölgesi’ndeki kahverengi kokarca istilası üzerindeki etkisi incelenerek, ekosistem ve tarım açısından olası sonuçlar değerlendirilecektir.
Kahverengi Kokarca (Halyomorpha halys) Nedir?
Kahverengi kokarca, Asya kökenli bir böcek türüdür ve ilk olarak Çin, Japonya ve Kore gibi ülkelerde görülmüştür. 1990’ların sonlarında Kuzey Amerika’ya, daha sonra ise Avrupa’ya taşınarak istilacı bir tür haline gelmiştir. Türkiye’de özellikle Karadeniz Bölgesi’nde yaygınlaşan bu zararlı, tarım ürünlerine ciddi zararlar vermektedir. Kahverengi kokarca, başta fındık olmak üzere elma, mısır ve çeşitli meyve ve sebze türlerine zarar vererek büyük ekonomik kayıplara yol açmaktadır.
İklim Değişikliği ve Kahverengi Kokarca Yayılımı
Kahverengi kokarcanın yayılma hızındaki artış, iklim değişikliğiyle doğrudan ilişkilendirilmektedir. İklim değişikliği, birçok böcek türü için yaşam alanlarını genişletmekte, sıcaklık artışı ve değişen yağış rejimleri istilacı türlerin yeni bölgelerde yerleşmesini kolaylaştırmaktadır. Kahverengi kokarca için özellikle sıcak ve nemli iklim koşulları uygun üreme ve beslenme ortamı sağlar. Karadeniz Bölgesi, iklim değişikliğine bağlı olarak artan sıcaklıklar ve değişen yağış paterni nedeniyle bu böcek türü için elverişli hale gelmiştir.
- Sıcaklık Artışları ve Biyolojik Aktivite: Kahverengi kokarca gibi böcekler için sıcaklık, biyolojik aktivitelerini doğrudan etkiler. Artan sıcaklıklar, bu türün üreme döngülerini hızlandırabilir ve popülasyon artışını destekleyebilir. İklim değişikliği ile birlikte Karadeniz Bölgesi’nde daha sıcak geçen mevsimler, kahverengi kokarcanın daha uzun süre aktif kalmasına neden olmaktadır.
- Kış Sıcaklıklarının Yumuşaması: Kahverengi kokarcanın yaşam döngüsünde kış uykusu (diapoz) önemli bir rol oynar. Kış aylarındaki sert soğuklar bu böceğin popülasyonunu sınırlayan en önemli faktördür. Ancak, Karadeniz Bölgesi’nde kış sıcaklıklarının yumuşaması, böceğin kış aylarında daha fazla hayatta kalmasını sağlayarak, ilkbaharda daha güçlü ve büyük bir popülasyonun ortaya çıkmasına neden olmaktadır.
- Değişen Yağış Rejimleri: İklim değişikliği, yağış rejimlerinde de önemli değişiklikler yaratmaktadır. Karadeniz Bölgesi’nde görülen düzensiz yağışlar, böceğin yaşam döngüsünü destekleyici nemli ortamlar yaratabilir. Ayrıca, yağışlardaki artış, tarım ürünlerindeki mantar ve hastalık risklerini artırarak, bitkilerin böcek saldırılarına karşı direncini zayıflatabilir.
Ekolojik ve Ekonomik Sonuçlar
Kahverengi kokarcanın istilası, Karadeniz Bölgesi’nde hem ekolojik hem de ekonomik açıdan önemli sorunlar yaratmaktadır.
- Tarım Ürünlerine Zarar: Böceğin özellikle fındık başta olmak üzere, elma, şeftali, domates, mısır ve üzüm gibi tarımsal ürünlere verdiği zarar ciddi boyutlardadır. Türkiye, özellikle fındık üretiminde dünyanın en büyük üreticisi konumundadır ve kahverengi kokarca istilası, bu alanda önemli ekonomik kayıplara neden olabilir. Tarım ürünlerindeki kalite düşüşü ve verim kaybı, hem yerel çiftçileri hem de ülkenin genel ihracat gelirlerini olumsuz etkilemektedir.
- Ekosistem Üzerindeki Etkiler: Kahverengi kokarca, istilacı bir tür olarak doğal ekosistemlerdeki dengeyi bozabilir. Bölgedeki yerli türlerle rekabete girerek biyolojik çeşitliliği tehdit edebilir. Ayrıca, kahverengi kokarcanın yayılımı, besin zincirindeki diğer canlıları da etkileyerek ekosistem üzerindeki etkisini genişletebilir.
Mücadele Yöntemleri ve İklim Adaptasyonu
İklim değişikliğinin etkilerini azaltmaya yönelik çözümler geliştirmek, kahverengi kokarca istilasıyla mücadelede kritik öneme sahiptir. Geleneksel mücadele yöntemleri, iklim değişikliğinin getirdiği yeni koşullar göz önüne alınarak yeniden şekillendirilmelidir.
- Biyolojik Mücadele: Doğal düşmanlar kullanılarak böcek popülasyonlarının kontrol altına alınması, kimyasal mücadeleye alternatif olarak değerlendirilmektedir. Kahverengi kokarca için etkili doğal düşmanlar olan bazı parazitoit yaban arıları, biyolojik mücadele yöntemi olarak kullanılabilir.
- Kimyasal Mücadele: Tarımsal ilaçlama, kahverengi kokarca ile mücadelenin yaygın yöntemlerinden biridir. Ancak, bu yöntem hem çevreye hem de diğer faydalı canlılara zarar verebileceği için dikkatli bir şekilde uygulanmalıdır. Kimyasal ilaçların aşırı kullanımı, böceğin direnç geliştirmesine de neden olabilir.
- İklim Değişikliğine Uyum Stratejileri: Uzun vadeli çözüm, iklim değişikliğine uyum stratejilerinin tarımsal üretime entegre edilmesiyle mümkündür. Bölgede sürdürülebilir tarım uygulamaları teşvik edilmeli, iklim değişikliğine dayanıklı tarım teknikleri geliştirilmelidir. Aynı zamanda, erken uyarı sistemleri ve izleme mekanizmaları ile istilacı türlerin yayılımı önceden tespit edilip müdahale edilmelidir.
İklim değişikliği, Karadeniz Bölgesi’nde kahverengi kokarca istilasının hızlanmasına ve genişlemesine zemin hazırlayan önemli bir faktördür. Sıcaklık artışları, yumuşayan kışlar ve değişen yağış rejimleri, böceğin yaşam döngüsünü olumlu yönde etkileyerek tarım ve ekosistem üzerinde ciddi sonuçlara yol açmaktadır. İklim değişikliği ile mücadele, yalnızca sera gazı emisyonlarının azaltılmasıyla sınırlı kalmamalı, aynı zamanda istilacı türlerle başa çıkma ve tarım alanlarında iklim değişikliğine uyum sağlama stratejilerini de içermelidir. Karadeniz Bölgesi’nde bu tür istilalarla etkin bir şekilde mücadele edebilmek için yerel yönetimler, bilim insanları ve çiftçilerin birlikte çalışması büyük önem taşımaktadır.
Genel
12. Ulusal Katı Atık Yönetimi Kongresi, Yeşil Dönüşüm Sürecinde Sürdürülebilir Yönetim

12. Ulusal Katı Atık Yönetimi Kongresi (UKAY 2024), 11-13 Aralık 2024 tarihleri arasında Sakarya Üniversitesi ev sahipliğinde gerçekleştirildi. Her yıl olduğu gibi bu yıl da kongre, Katı Atık Kirlenmesi Araştırma ve Denetimi Türk Milli Komitesi (KAKAD) iş birliğiyle düzenleniyor ve “Yeşil Dönüşüm Sürecinde Sürdürülebilir Katı Atık Yönetimi ve Ekonomisi” ana temasıyla dikkat çekiyor.
Çevre ve Sürdürülebilirlikte Ortak Akıl
Kongre, Türkiye’nin dört bir yanından bilim insanlarını, kamu temsilcilerini, özel sektör çalışanlarını, sivil toplum kuruluşlarını ve çevreye duyarlı bireyleri bir araya getirerek katı atık yönetimi konusunda bilgi paylaşımı ve çözüm önerilerinin tartışıldığı bir platform sunuyor.
Uzman konuşmacılar geleceğin atık yönetimi yaklaşımlarını ele alıyor,
Akademik sunumlar ve panellerde döngüsel ekonomi, yeşil dönüşüm ve atıktan enerji üretimi gibi konular detaylı bir şekilde tartışılıyor,
Katılımcılar, en yeni teknolojileri ve uygulamaları yakından tanıma fırsatı buluyor.
Kongrede Öne Çıkan Konular
Bu yılki kongrenin ana teması çerçevesinde ele alınan başlıca konular:
- Döngüsel ekonomi ve sürdürülebilir katı atık yönetimi,
- Avrupa Birliği çevre politikalarına uyum süreçleri,
- Yapay zeka ve sensör teknolojileriyle akıllı atık yönetimi,
- Yaşam döngüsü analizi (LCA) ile çevresel etkilerin değerlendirilmesi,
- Yerel yönetimlerde inovatif uygulamalar ve başarılı projeler.
- Türkiye’nin Sürdürülebilir Geleceği İçin Kritik Bir Adım
Yeşil dönüşüm sürecinin hızlandığı günümüzde, katı atık yönetimi yalnızca çevresel bir gereklilik değil, aynı zamanda ekonomik bir fırsat olarak değerlendiriliyor. UKAY 2024, bu fırsatları değerlendirmek ve çözümleri somutlaştırmak için önemli bir adım atıyor.
Kongrede ayrıca, Türkiye’nin AB çevre politikalarına uyumu ve sıfır atık hedefleri de derinlemesine ele alınıyor. Yerel yönetimlerin uygulamaları ve akademik çalışmaların sonuçları, yeni projelere ilham kaynağı olmayı amaçlıyor.
Çevre İçin Ortak Bir Gelecek
Sakarya Üniversitesi’nde bugünlerde gerçekleştirilen 12. Ulusal Katı Atık Yönetimi Kongresi, yalnızca mevcut sorunlara çözüm sunmakla kalmıyor, aynı zamanda çevre ve sürdürülebilirlik alanında yeni projelerin ve iş birliklerinin temelini oluşturuyor.
Genel
Sürdürülebilirlik Temalı Filmler: Gezegeni Korumak İçin İlham Veren Yapımlar

Küresel ısınma, iklim krizi, kirlilik ve daha pek çok çevresel sorun, insanlığın karşı karşıya olduğu en büyük zorluklardan bazıları. Ancak bu sorunları ele almak ve daha sürdürülebilir bir yaşam sürmek mümkün. İşte bu konuda farkındalık yaratan, etik yaşam ve sürdürülebilirlik konularını ele alan filmler:
Climate Extremes: At the Abyss?
İklim değişikliğinin doğrusal olmayan etkilerine, devrilme noktalarına ve okyanus sirkülasyonlarının ardındaki bilime odaklanan bu belgesel, uzman görüşleriyle farkındalık yaratıyor.
📺 İzle: Climate Extremes: At the Abyss?
Before the Flood (Tufandan Önce)
Leonardo DiCaprio’nun başrolde yer aldığı bu belgesel, küresel ısınmanın etkilerini ve sürdürülebilir bir gelecek için yapılması gerekenleri ele alıyor.
📺 İzle: Before the Flood
An Inconvenient Truth (Uygunsuz Gerçek)
Al Gore’un bu çarpıcı belgeseli, küresel ısınmanın dünya üzerindeki etkilerini gözler önüne seriyor ve harekete geçme çağrısında bulunuyor.
📺 İzle: An Inconvenient Truth
Wall-E
Pixar’ın bu animasyon filmi, dünyanın çöp yığınına döndüğü bir geleceği ele alarak çevre bilincini etkileyici bir şekilde aşılıyor.
📺 İzle: Wall-E
Our Planet (Gezegenimiz)
David Attenborough’un anlatımıyla, dünyanın çeşitli ekosistemlerini ve bu ekosistemlerin karşı karşıya olduğu tehditleri gözler önüne seren bir belgesel.
📺 İzle: Our Planet
Chasing Ice
James Balog’un buzulların erimesini belgeleyen çalışmaları, küresel ısınmanın dramatik etkilerini somutlaştırıyor.
📺 İzle: Chasing Ice
Final Straw: Food, Earth, Happiness
Masanobu Fukuoka’nın kitabından esinlenerek çekilen bu belgesel, gıda ve sürdürülebilirlik konularını ekolojik ve sosyal çözümlerle ele alıyor.
📺 İzle: Final Straw
A Plastic Ocean (Plastik Okyanus)
Okyanuslara verdiğimiz zararı etkileyici ve gerçekçi bir şekilde gösteren bu belgesel, çevre bilinci oluşturmak için mutlaka izlenmeli.
📺 İzle: A Plastic Ocean
Tomorrow (Demain)
Sorunların değil, çözümlerin peşinden giden bu belgesel, tarım, enerji ve eğitimde sürdürülebilir yaklaşımlara odaklanıyor.
📺 İzle: Tomorrow
Waste Land
Sanatçı Vik Muniz’in dünyanın en büyük çöplüğünden topladığı malzemelerle yaptığı sanat eserleri, geri dönüşümün gücünü etkileyici bir şekilde anlatıyor.
📺 İzle: Waste Land
Genel
CBAM ve Gelişmekte Olan Ülkeler/En Az Gelişmiş Ülkeler (LDC’ler)

Avrupa Birliği (AB), Karbon Sınır Ayarlama Mekanizması’nın (CBAM) uygulanmasında, sanayilerin yeşil dönüşümünde ve yenilenebilir enerji kaynaklarına geçişte gelişmekte olan ülkelere ve En Az Gelişmiş Ülkelere (LDC’ler) destek vermeye kararlıdır. AB ayrıca karbon fiyatlandırma sistemlerini tanıtmak veya geliştirmek isteyen ülkelere de yardımcı olmayı taahhüt eder.
CBAM yönetmeliği doğrultusunda, AB Komisyonu, geçiş döneminin sona ermesinden önce 2025 yılına kadar CBAM’ın gelişmekte olan ülkeler üzerindeki etkisini ve sağlanan teknik yardımın sonuçlarını değerlendirmek üzere bir çalışma gerçekleştirecektir.
CBAM’ın mevcut kapsamındaki mallar göz önüne alındığında, gelişmekte olan ülkeler ve LDC’ler bu önlemden en çok etkilenen ülkeler değildir. Dünya Bankası’nın Göreceli CBAM Maruziyet Endeksi, karbon emisyon yoğunluğu ve CBAM ürünlerinin AB’ye ihracatı kullanılarak üçüncü ülkelerin CBAM’a maruziyetinin ilk değerlendirmesi için bir araç sunar.
CBAM İçin Rehberlik ve Teknik Destek
AB Komisyonu, AB dışındaki işletme operatörlerine yardımcı olmak için, CBAM hakkında kapsamlı bir rehber doküman hazırlamıştır. Bu rehber dokümana, Türkçe de dahil olmak üzere çeşitli dillerde “Rehberlik” başlığı altından ulaşılabilir. Ayrıca, AB, web sitesinde ayrıntılı açıklamalar içeren kayıtlı webinarlar sunmakta ve CBAM uygulamasına özgü ihtiyaçlara göre uyarlanmış teknik destek ve kapasite geliştirme hizmetleri sağlamaktadır.
Yeşil Dönüşüm için Destek
CBAM’dan elde edilen gelecekteki gelirler, gelişmekte olan ülkelerdeki ve LDC’lerdeki yeşil dönüşümü finanse etmek için özel olarak tahsis edilmemiştir. Ancak, AB’nin bu ülkelerdeki yeşil dönüşüm desteği oldukça kapsamlıdır, özellikle Küresel Geçit (Global Gateway) çerçevesinde ve Afrika’da, özellikle AB-Afrika Küresel Geçit Yatırım Paketi kapsamında. Küresel Geçit programları, Afrika-AB Yeşil Enerji Girişimi (AEGEI) veya Güney Afrika, Hindistan, Endonezya, Vietnam ve Senegal ile Adil Enerji Dönüşümü Ortaklıkları (JETP) gibi girişimleri içerir. Bu girişimler, enerji sistemlerini karbonsuzlaştırmaya ve üretimdeki emisyon yoğunluğunu azaltmaya katkıda bulunarak ihracattaki gömülü karbon emisyonlarını düşürür.
AB’nin komşuluğundaki ülkeler için CBAM ile bağlantılı birçok spesifik girişim ve proje bulunmaktadır. Örnekler:
- Küresel Avrupa (NDICI – Global Europe) Aracı
- Yeşil yatırımları hızlandırmak için AB ve Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası’nın taahhütleri
- Teknik Yardım ve Bilgi Değişimi (TAIEX) ve eşleştirme projeleri
- İncelemeler8 yıl önce
Çevre Kirliliğinin Nedenleri
- İncelemeler9 yıl önce
Çevre Mühendisi Maaşları -2019
- Çevre Haberleri8 yıl önce
Çevre Sorunları Nelerdir?
- İncelemeler7 yıl önce
Radyasyonun Zararları Nelerdir?
- Atıksu Arıtımı8 yıl önce
Adsorpsiyon Nedir?
- İncelemeler9 yıl önce
Toprak Kirliliği Nedir?
- Çevre Haberleri8 yıl önce
Çevre Kirliliği ile İlgili Çizilmiş Resimler
- İncelemeler7 yıl önce
Hava Kirliliği Nedir?
Yorum yapabilmek için kullanıcı girişi yapmış olmalısınız. Kullanıcı Girişi